SUDAN SONRA EN FAZLA TÜKETTİĞİMİZ ÇAYA DAİR

 

Çayın Tarihsel Yolculuğu;

5000 yıllık geçmişi olduğu bilinen ve ilk olarak Çin’de yetiştirilen çay bitkisi; öncelikle kendi anavatanında kullanımı yaygınlaşmış, ardından Hindistan ve Japonya’da tanınmış ve şifalı bir içecek olduğuna inanılmıştır. Avrupa’ya gelişi 17.yılı bulan çay hakkın da, ilk dönemlerde çekinceler hâsıl olsa da sonrasında sevilerek tüketimi yaygınlaşmıştır. Çayın ülkemize gelişi ve tüketilmesi 19.yüzyılda Osmanlı Devleti döneminde olmuş ve o günden günümüze sevilerek tüketilen, vazgeçilmez bir içecek halini almıştır.

 

Dünyada Çay Tarımı; 

Bugün dünya üzerinde çay bitkisi; Kuzey yarım kürede yaklaşık 42. enlem derecesinde, Güney yarım kürede 27. enlem derecesine kadar olan kuşak üzerinde yetiştirilmektedir.

Yağışın bol iklimin sıcak olduğu bölgelerde yetiştirilmesine rağmen dünyada çay üretiminin ekonomik olarak yapıldığı yerler sınırlıdır. Çay tarımında yetiştiricilik, genel olarak tohum ve çelikle çoğaltılan fidanlarla yapılmaktadır.

Çin, Hindistan, Sri Lanka, Endonezya, Kenya ve Endonezya çay bitkisinin yaygın olarak yetiştirildiği ve çay üretiminin yoğun olarak yapıldığı ülkelerdir. Bu ülkeler ve Türkiye ile birlikte 45’e yakın ülkede yaklaşık 4,2 milyon hektar alanda ekonomik düzeyde çay üretimi gerçekleştirilmektedir. Yıllık yaklaşık rekolte miktarı 6,3 milyon ton civarı gerçekleşmektedir.

 

Ülkemizde Çay Tarımı; 

1.Dünya savaşından sonra Doğu Karadeniz Bölgesinde yaşanan ekonomik-sosyal bunalımlar ve işsizlik dolayısıyla meydana gelen aşırı göç, bölge insanına gelir kaynağı ve yeni iş alanlarının açılmasını zorunlu hale getirmiştir. Bölgede yaşanan işsizlik, göç ve ekonomik sorunların çözüme kavuşturulması için 1917 yılında hazırlanan rapor da dikkate alınarak, TBMM’nde 1924 yılında, Rize ili ve Borçka kazasında fındık, portakal, mandalina, limon ve çay yetiştirilmesine dair 407 sayılı kanun kabul edilmiştir.  

Ziraat Umum Müfettişi Zihni DERİN’nin önderliğinde 1924 yılından 1937 yılına kadar yapılan çalışmaların olumlu netice vermesi ile Batum’dan getirilen tohumlarla 1937 yılından itibaren çay bahçesi tesisi çalışmalarına başlanmıştır.  

İlk çay fabrikası, 1947 yılında, 60 ton/gün kapasiteli, Rize Fener Mahallesinde Merkez Çay Fabrikası adı altında işletmeye açılmıştır.  

 

Günümüzde ise Doğu Karadeniz bölgesinde Rize, Artvin, Trabzon ve kısmen Giresun-Ordu illerini kapsayan 789 bin dekar alanda ve yaklaşık 200 bin üretici aile tarafından yapılmaktadır.

 

Son yıllarda ortalama 650-750 bin ton arası yaş çay alımı yapan teşekkülümüzün dışında sektörde özel sektör işletmeler tarafından da alımlar yapılmakta olup, yıllara göre değişimler olsa da bölgede üretilen yaş çay ürünün yaklaşık %55-60'ı Çaykur tarafından satın alınmaktadır. Örneğin 2021 yılında Çaykur ve özel firmaların yaptığı alımlarla birlikte yaş çay rekoltesi 1,45 milyon ton civarlarında gerçekleşmiştir.

 

Doğu Karadeniz Bölgesinde çaylık alanların;

% 67’si Rize’de,

% 19’u Trabzon’da,

% 12’si Artvin’de,

% 2’si de Giresun ve Ordu illerinde bulunmaktadır.

 

 

 

Yine bu bölgede çay üreticilerinin;

% 63’ü Rize’de,

% 23’ü Trabzon’da,

% 10’u Artvin’de,

% 4’ü de Giresun ve Ordu illerinde bulunmaktadır.

 

Ülkemiz dünyada;

- Çay tarım alanları bakımından YEDİNCİ,

- Kuru çay üretimi bakımından ALTINCI,

- Kuru çay tüketimi bakımından ilk sıralarda yer almaktadır.

 

Çaykur’un Kurumsal Gelişim Süreci;

Türkiye’de çay tarımı ve sanayi faaliyetleri 1938-1948 yılları arasında Devlet Ziraat İşletmeleri Kurumunca, 1949-1973 yılları arasında ise Tekel Genel Müdürlüğü ve Tarım Bakanlığı işbirliği ile sürdürülmüştür. Çay tarımı ve sanayisinin ekonomik ve sosyal yönden daha etkin hale getirilmesi amacıyla 1971 yılında 1497 sayılı Çay Kurumu Kanunu çıkarılmış, çıkarılan bu Kanun ile çay ile ilgili tüm faaliyetler, bir İktisadi Devlet Kuruluşu olarak kurulan Çay Kurumuna devredilmiştir.  

 

1973 yılından 1984 yılına kadar ÇAYKUR, ülkenin tarım politikasına uygun olarak çay tarımını geliştirmek, kalitesini ıslah etmek ve işlenmesini teknik esaslara göre yürütmek, iç ve dış pazar isteklerine uygun ürün üretmek gibi konularda tekel konumunda faaliyetlerini sürdürmüştür.

1973 yılında fiilen faaliyete geçen Çay Kurumu, 1983 yılında çıkartılan 2929 Sayılı Kanunla “Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğü (ÇAYKUR)” adı altında bir Kamu İktisadi Kuruluşuna dönüştürülmüştür.

 

1984 yılına kadar devlet tekeli altında sürdürülen çay işletmeciliği, Aralık 1984 tarih ve 3092 sayılı “Çay Kanunu” ile serbest bırakılarak; gerçek ve tüzel kişilerin yaş çay işleme ve paketleme fabrikaları kurup işletebilecekleri, ihtiyaçları olan yaş çay yaprağını doğrudan üreticilerden satın alabilecekleri belirtilmiştir.

1982 yılında Kamu İktisadi Kuruluşu (KİK) niteliğine dönüştürülen Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğü, 1994 yılında çıkartılan 4046 Sayılı “Özelleştirme Uygulamalarının Düzenlenmesine ve Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun” 35. maddesi gereğince, İktisadi Devlet Teşekkülü (İDT) statüsüne alınmıştır.

 

Güncel manada Teşekkülümüz; günlük 9.050 ton yaş çay işleme kapasiteli 47 Yaş Çay İşleme Fabrikası, bir Pazarlama ve Üretim Bölge Müdürlüğü ve sekiz Pazarlama Bölge Müdürlüğü, Anatamir Fabrikası, Araştırma Enstitüsünden müteşekkil olup;  Ev Dışı Tüketim, Reyon ve Perakende bayiliklerinden oluşan yaygın, güçlü dağıtım ağıyla ve yaklaşık 12 bin kurumsal çalışanıyla Türkiye’de çay sektörünün en büyüğü ve lider kuruluşudur.

 

Çayın Ekonomik Etkileri;

Çay, Doğu Karadeniz bölgemizin sosyal ve ekonomik yükünü sırtında taşımaktadır. Şehirleşmede, gelir dağılımında, bölgesel göçün azalmasında, tarım topraklarının verimli kullanılmasında, erozyonun önlenmesinde ve tarıma dayalı sanayinin gelişmesinde önemli rol oynamaktadır.  

Çay tarımı ve sanayinin gelişmesi, bölgede eğitim ve genel kültür seviyesinin;  şehirleşme ve yapılaşmanın; inşaat sektörü başta olmak üzere toptan ve perakende ticaretin;  orta seviyede imalat sanayinin; ulaştırma, hizmetler ve hatta iç turizm faaliyetlerinin; hayat standardı seviyesinin;  yetişmiş insan gücü potansiyelinin ve daha birçok ekonomik, sosyal ve kültürel faaliyetlerin gelişmesine yardımcı olmuş ve olmaktadır.

 

Çayın Bölge İstihdamına Katkıları;

Dünyada olduğu gibi ülkemizde de emek yoğun sanayi kolu olarak bilinen çay, bölgesel istihdama önemli katkılarda bulunmaktadır. Çay tarımı bölgede küçük aile işletmeciliği şeklinde yapılmaktadır. Genel olarak yaş çay yaprağı hasadında aileler kendi işgücünden yararlanmaktadır. Ayrıca mubayaanın yoğun olduğu günlerde ortaya çıkan ek işgücü yakın bölgelerden gelen tarım işçilerinden sağlanmaktadır. Çay sektöründe ise yaş çay kampanyası ve sonrasında yaklaşık 30 bin kişi çeşitli birimlerde çalışmaktadır.

 

Çay tarımının yoğun olarak yapıldığı Doğu Karadeniz Bölgesinin doğuda Sarp sınır kapısından başlayarak, batıda Araklı ilçesine kadar olan alan içinde Artvin, Rize, Trabzon İllerini kapsayan 180 km. uzunluktaki kıyı şeridinde ve iç bölgelerde istihdam sağlayan en önemli tarımsal faaliyettir. Bu bölgede diğer tarımsal faaliyetler yok denecek kadar azdır.

Örneğin, sadece 2021 yılında Çaykur tarafından üreticilerimize yapılan doğrudan ödemelere bakacak olursak;

 

3,466 Milyar TL : Yaş çay ürün bedeli,

   189 Milyon TL : Bakanlığımız aracılığıyla ödenen Destekleme Primi,  

   302 Milyon TL : Budama Tazminatı gibi

   Toplam 3 Milyar 957 Milyon TL doğrudan katkılar sağlanmıştır.

 

Ayrıca yaş çay alım kampanyası boyunca tarım işçisi, nakliye ve çeşitli hizmet kollarında iş alanı oluşarak bölgeye ek gelir sağlanmaktadır.